24. AB-Çin Zirvesi’nde Ana Sonuçlar
Kaynak: European Council, 07 Aralık 2023
7 Aralık 2023’te 24. AB-Çin zirvesi Çin’in başkenti Pekin’de gerçekleşti.
‘AB ve Çin, uluslararası kurallara dayalı düzene saygıya dayalı istikrarlı ve yapıcı bir ilişki konusunda ortak bir çıkara sahiptir.’
Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel
TÜRKSAM Haber Analiz
Bugün Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB'yi temsilen Yüksek Temsilci Josep Borrell eşliğinde iki ayrı oturumda Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Başbakan Li Qiang ile bir araya geldi.
Zirve’de Ana Sonuçlar
24. AB-Çin zirvesi Çin'in başkenti Pekin'de gerçekleşti. Bu, 2019'dan bu yana ilk yüz yüze AB-Çin Zirvesi oldu.
AB'yi Yüksek Temsilci Josep Borrell'in eşlik ettiği Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel ve Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen temsil etti. Çin Devlet Başkanı Xi Jinping ve Başbakan Li Qiang ile iki ayrı oturumda bir araya geldiler.
Zirve, Çin ile en üst düzeyde ilişki kurmak, bu ilişkileri istikrar bir şekilde sürdürmenin hedeflendiği belirtildi. Bunun bir fırsat olduğu değerlendirildi. Zirvedeki tartışmalar, ticaret ve ekonomik ilişkiler ve uluslararası meseleler de dahil olmak üzere AB-Çin ilişkilerinin durumu etrafında döndü.
AB ve Çin büyük ekonomi ortaklığına vurgu yapılarak, bununla birlikte, AB'nin Çin ile olan ticaret açığı neredeyse 400 milyar Euro olduğu ifade edildi. Bu nedenle AB, Çin'in AB yatırımcıları ve ihracatçıları için pazar erişimini ve yatırım ortamını iyileştirmek amacıyla daha somut adımlar atmasını bekliyor. Bir diğer önemli konu Rusya-Ukrayna Savaşı oldu. Liderler, Rusya-Ukrayna Savaşı’nı ele aldı. AB ülkeleri, Ukrayna halkına güçlü desteklerini sürdürmeye kararlı olduklarının altını bir kez daha çizildi.
AB ve Çin liderleri de Orta Doğu'da yaşanan trajik olayları tartıştılar. AB, Hamas'ın İsrail'e yönelik ayrım gözetmeyen ve acımasız terör saldırılarını kınadı. Ancak, İsrail'in uluslararası insancıl hukuka uygun olarak kendini savunma hakkı olduğunu yineledi. AB ve Çin Gazze’deki sivillere hayat yardım ulaştırılmasının en önemli öncelik olması gerektiği konusunda anlaştılar. Başkan Charles Michel, ‘Küresel oyuncular olarak, Avrupa Birliği ve Çin'in barış için çalışmak için özel bir sorumluluğu olduğu konusunda anlaştık.’ dedi. Hem AB hem de Çin, iki devletli çözüme dayalı bir siyasi sürecin yeniden canlandırılmasını desteklemekte olduğu ifade edildi.
Ana gündem maddelerinden biri de iklim değişikliği oldu. AB ve Çin liderleri, iklim değişikliği ve sağlık gibi ortak çıkar alanlarını tartıştılar. AB, yenilenebilir enerjinin yaygınlaştırılması konusundaki son ilerlemeyi ve Çin'in metan emisyonlarıyla mücadele konusunda taahhüdü onaylandı. Bunun yanı sıra sıklıkla insan haklarını ihlal ettiği gerekçesi ile AB tarafından eleştirilen Çin ile insan haklarına yönelik diyalog yeniden başlatıldı. Bu diyaloğun başlamasının memnuniyetle karşılandığını belirten AB yetkilileri, Tibet ve diğer bölgelerde sistematik insan hakları ihlalleri, zorla çalıştırma, insan hakları savunucularına ve azınlıklara mensup kişilere yönelik muamelelere değinerek Çin'deki insan hakları durumuyla ilgili derin endişelerini yineledi.
Zirve’de AB:
- BM Güvenlik Konseyi'nin daimî bir üyesi olarak Çin'in BM Şartı'nın temel ilkelerini korumada özel bir sorumluluğu olduğunu yineledi,
- Çin'i Ukrayna'nın barış formülüne katılmaya şiddetle teşvik etti,
- Çin'in Rusya'ya ölümcül silah tedarik etmekten kaçınması gerektiğinde ısrar etti,
- Çin'in Rusya'nın yaptırımları atlatmasını önlemeye yardım etmesinin ne kadar önemli olduğunu yineledi.
AB, Çin'i şunları yapmaya teşvik etti:
- Üç kat yenilenebilir enerji kapasitesi
- 2030'a kadar iki kat enerji verimliliği
- Küresel Metan Taahhüdüne Katılın
AB-Çin ilişkileri oldukça karmaşıktır. II. Dünya Savaşı'nın sona ermesinden bu yana küresel durgunlukla karşı karşıya kalmış, Çin dünyanın sanayi üssü durumuna gelmiştir. Bununla birlikte Çin'in Rusya'nın stratejik ortağı olarak rolü, Ukrayna'nın işgalini kınamaması ve Rusya'ya verdiği gizli destek, Avrupa çevrelerinde Pekin'e karşı daha fazla güvensizliğe yol açan başka bir durum olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak Çin’in ucuz iş gücü dolayısıyla gelişmiş sanayi hacmi AB’nin Çin ile iş birliği yapmasında itici bir güçtür. Bu sebeple AB, Çin ile ilişkilerini kontrollü bir şekilde yakınlaştıracak diplomatik politikalar izlemeye devam edecektir.