İslâm İşbirliği Teşkilâtı (İİT) ve KKTC
İslâm İşbirliği Teşkilâtı’nın (İİT) Bakanlar Konseyi’nin 48. Dönem toplantısı 22-23 Mart 2022’de İslamabad’da yapıldı.Yayınlanan İslamabad Deklarasyonu’nda[i] Kıbrıs konusuna da kısaca temas edildi. Gündemdeki konular hakkında kabul edilen kararlar henüz internete düşmedi.
Deklarasyonu’n içinde Kıbrıs konusundan da söz edildiği paragrafı şöyle:
“İKÖ'nün Kıbrıs konusundaki ilkeli tutumunu yeniden teyit ediyor ve Türk Müslüman Kıbrıslılarla ve onların haklı davalarıyla olan dayanışmamızı ifade ediyoruz. Mali, Afganistan, Somali, Sudan, Fildişi Sahili, Komorlar Birliği, Cibuti, Bosna ve Hersek, Jammu ve Keşmir Halkları ve Kıbrıs Türkleriyle ve onların barış, güvenlik ve refah içinde yaşama emelleriyle olan dayanışmamızı yineliyoruz.”
[We reaffirm the OIC’s principled position on the question of Cyprus, and express our solidarity with the Turkish Muslim Cypriots and their rightful cause. We reiterate our solidarity with Mali, Afghanistan, Somalia, Sudan, Cote d’Ivoire, Union of Comoros, Djibouti, Bosnia and Herzegovina, the People of Jammu and Kashmir and the Turkish Cypriots and their aspirations to live in peace, security and prosperity.]
Kıbrıs Türk halkının İİT (daha önceki ismiyle İslam Konferansı Teşkilâtı) ile ilişkisi 1976’da İstanbul’da toplanan 7. Bakanlar Konseyi’nde alınan 16/7-P sayılı kararla [ii] başladı.
1979’da Fez’de yapılan 10. Dışişleri Bakanları toplantısında “Kıbrıs Türk Federe Devleti” ismiyle “gözlemci devlet” statüsünde yer aldı.
İİT’in 14-16 Haziran 2004 tarihinde İstanbul’da yapılan Dışişleri Bakanları 31. Dönem toplantısında kabul edilen 2/31-P sayılı kararının 8. işlem paragrafındaki hükme göre KKTC, Teşkilât içindeki Gözlemci Devlet statüsünü “Kıbrıs Türk Devleti” [Turkish Cypriot State] ismi altında sürdürmeye başladı.
İİT’deki Gözlemci Devletler şunlardır:
Bosna ve Hersek, Merkezî Afrika Cumhuriyeti, Tayland Krallığı, Rusya Federasyonu ve Kıbrıs Türk Devleti.
“Kıbrıs Türk Devleti” ibaresinin kaynağı ve mahiyeti hakkındaki bilgi ve değerlendirmemi daha önce kamuoyu ile paylaşmıştım.[iii] Aşağıdaki adreslerde okumak mümkündür:
KKTC’nin İİT toplantılarına gözlemci statüsünde “Kıbrıs Türk Devleti” ibaresi altında katılmaya başlamasından itibaren 18 yıl geçti. KKTC’nin ve Türkiye’nin “egemen eşitlik temelinde iki devletli çözümü” Kıbrıs politikamızın tek hedefi olarak ilân etmelerinden bu yana da 16 ay oldu.
KKTC’nin İİT bünyesindeki statüsünün kendi adıyla yer alacak şekilde yükseltilmesinin temenni edilerek ümit edildiği dönemde İİT Bakanlar Konseyi’nde açıklanan İslamabad Deklarasyonunda Kıbrıs konusunda yer alan bir iki satırlık ifadelerdeki “Türk Müslüman Kıbrıslılar” ve “Kıbrıs Türkleri” gibi kavramların, İİT çerçevesinde Davamıza olan sınırlı desteği 2004’ün de gerisine götürmüş olduğunu üzüntüyle müşahede ediyorum.
Bu sonucun Kıbrıs davamıza uluslararası plânda on yıllar boyunca daima en ön safta desteklemiş ve âdeta sahiplenmiş olan Pakistan’ın ev sahipliğinde ortaya çıkmış olması da hayal kırıklığımı derinleştirmektedir.
Yine de, İslamabad’da Kıbrıs konusunda kabul edilen kararın henüz yayınlanmadığı için inceleyemediğim metninin, bu ön değerlendirmemdeki hayal kırıklığını giderecek Millî Davamız için ileri unsurlar taşıyor olmasını temenni ediyorum.
Bu konuda bir müşahedem de şudur:
İİT’in resmî web sitesinde yer alan habere göre [iv] toplantıya katılan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu İslamabad’da 21 Mart günü İİT Genel Sekreter’ini ziyaret etmiştir.
Haberin başlığında “Kıbrıs Türk Dışişleri Bakanı” [Turkish Cypriot Minister of Foreign Affairs] ibaresi kullanılmaktadır.
Haber metninde “İİT ile Türk Müslüman Kıbrıslılar arasındaki ilişkiler” ve “İİT’in Türk Müslüman Kıbrıslılar ile dayanışması” ifadeleri yer almaktadır.
İİT Sekretaryası sanırım İİT’de resmen “Kıbrıs Türk Devleti” olarak adlandırdıkları bir “Gözlemci Devlet” [v] bulunduğunun farkında değildir. Hatırlatılmasında fayda vardır.
Uluslararası Sekretaryalarda Türkiye aleyhtarı unsurların bizim önem verdiğimiz konularda aleyhimize kalem oynatmalarına, açıklamalarda Kıbrıs Davamız hakkında Rum tezlerine uygun kavramlar kullanıldığına meslek hayatım boyunca şahit olmuşumdur. Muttali olduğumuz durumlarda derhal teşebbüs yapmış, çoğu zaman düzeltilmesini sağlamışızdır.
Dünya’da, dış politika alanı dahil, bilgilendirme ve kanaat uyandırma bakımından toplum mühendisliğinin çok mahirane algı operasyonları cereyan etmektedir. İİT gibi 57 Devlet’in üye, 5 Devlet’in “gözlemci” statüsünde olduğu Teşkilatı’n Sekretaryası’ nın yayınlarında “Kıbrıs’ın Türk Müslüman Cemaati” ibaresinin yer almasıyla, kaynağı ve mahiyeti ne olursa olsun “Kıbrıs Türk Devleti” ibaresine yer verilmiş olması arasında Millî Kıbrıs Davamız açısından etki ve algı bakımından dağlar kadar fark vardır.
[i] Islamabad Declaration 48thSession of OIC Council of Foreign Ministers “Partnering for Unity, Justice and Development” 23 March 2022 (oic-oci.org)
[ii] https://www.oic-oci.org/docdown/?docID=4397&refID=1231
[iii] Tugay Uluçevik (21yyte.org) Büyükelçi (E) Tugay ULUÇEVİK - “KKTC Sonsuza Dek” (oncevatan.com.tr) KKTC Sonsuza Dek” (turksam.org )
[iv] OIC Secretary-General Meets with the Turkish Cypriot Minister of Foreign Affairs (oic-oci.org)