Rusya-Ukrayna Savaşı’nda Yeni Bir Cephe: Kursk
22 Şubat 2022’de Rusya-Ukrayna Savaşı başladığında “3 günde Kiev’i” alma hesapları yapan Kremlin yönetimi savaşın üçüncü yılına girerken zafer vadeden sözlerinden oldukça uzaklaşmış durumdadır. Rus birliklerinin başkent Kiev’den yüzlerce kilometre uzaklıkta sürdürdüğü savaşa, Rusya topraklarında açılan yeni bir cephe daha eklendi. Ukrayna’nın 6 Ağustos tarihinde Rusya’nın Kursk şehrine doğru başlattığı harekât üzerine, bu defa Rusya içlerinde bir gedik açıldı. Üstelik İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez başka bir ordu Rus topraklarına giriyordu. Ukrayna içindeki taarruzunu sürdüren ve ülkenin %18’ini kontrol eden Rus birliklerine karşı bir savunma hattı oluşturan Ukrayna ordusu, Kursk harekâtı ile savaşın gidişatını değiştirecek bir hamle yaptı. Rusya’nın Ukrayna’nın kuzeyinde oldukça ağır ilerleyen işgal girişimleri, Ukrayna’nın bu bölgede taarruza geçmesinin önünü açtı.
Ukrayna, Kursk’un birçok açıdan Rusya için hayati önem taşıdığını biliyordu. Nitekim Kursk bölgesinde Rusya’nın önemli nükleer santrallerinden biri bulunuyor. Ukrayna sınırına 100 km olan Kursk vilayetindeki Kurçatov Nükleer Güç Santrali, savaşın tırmanmasıyla yeni bir tehlikeyle karşı karşıya kaldı. Kursk bölgesi, nükleer santralin yanı sıra Avrupa’ya giden gaz için transit bir konumdaydı. Özellikle Sudzha bölgesindeki ana doğalgaz pompa hattı hem Avrupa hem de Rusya için kritik bir öneme sahipti. Öyle ki Kursk’a yapılacak bir saldırıda, Ukrayna’nın kaybedecekleri Rusya’dan daha az olacaktı.
6 Ağustos tarihinde Ukrayna’nın kuzey sınırında yer alan Rusya’nın Kursk bölgesine saldırı düzenleyen Ukrayna ordusunun, Rusya içinde bir cephe hattı açma girişimleri sonuç verdi. Şimdiye kadar Ukrayna’nın Luhansk ve Donetsk bölgelerinde, Herson ve Zaporijya civarında yoğunlaşan savaşta, yeni bir cephe açılmasıyla olası senaryolara bir yenisi daha eklendi. Ukrayna kaynakları 8 Ağustos itibarıyla, Rusya’nın yaklaşık 30 kilometre derinliklerine girdiğini öne sürerken, Putin meseleyi “büyük bir provokasyon” olarak tanımlıyor. Rus haber ajansı TASS, Sudzha ve Korenevo kasabalarının bulunduğu bölgede en az 5 kişinin hayatını kaybettiğini ve yaklaşık 28 kişinin yaralandığını öne sürüyor. Rusya Savunma Bakanlığı’ndan gelen bilgiye göre Ukrayna’nın “11 tank ve 20’den fazla zırhlı savaş aracı” ile başlattığı saldırı, sınırın yaklaşık 10 kilometre çevresinde şiddetli olarak devam etmekte. Kursk bölgesinde acil durum ilan edilirken yerel halktan yaklaşık 3 bin kişi bölgeden tahliye edildi. Bu sayı, ilerleyen günlerde on binlere, hatta yüz binlere çıktı.
Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi yetkilisi Andrii Kovalenko, Rusya’nın sınır hattını kontrol etmediğini iddia etmektedir. 9 Ağustos tarihinde Ukrayna ordusuna göre sınırın 30 kilometre içinde devam eden çatışmalar, Moskova’ya göre sınırın sadece 10 kilometre çevresinde şiddetli bir şekilde yaşanmaktadır. Ancak Rusya, ilerleyen günlerde Ukrayna’nın 30 kilometrelik ilerleyişini kabul etmiştir. İki taraftan da gelen çelişkili açıklamalar, saldırının nasıl seyrettiği ile ilgili net bir çerçeve çizmemektedir. Ancak bilinen odur ki; Ukrayna’nın, savaşı Rusya sınırlarına taşıma isteği ve çabası, Mart ayında da Belgorad ve yine Kursk bölgelerine benzer bir saldırı düzenlemesiyle örtüşmektedir. RBK’nın haberine göre, halihazırda bölgenin iki ülkenin de tamamen kontrolünde olmadığı bilinmektedir. Nitekim köy köy, hatta mahalle mahalle değişen savunma hatları söz konusudur.
Ukrayna’nın sınırdan içeri doğrusal bir şekilde ilerlemekten ziyade, sınırda genişliği 40 kilometreye varan bir çatışma alanı oluşturduğu, haritalarla desteklenerek Ukrayna kaynakları tarafından bildirilmektedir. Rusya’nın Kursk bölgesine bağlı Sudzha yerleşim yerini ele geçirdiğini duyuran Ukrayna birlikleri, takviye kuvvetler olarak gelen Rus askeri birliklerini Amerika Birleşik Devletleri’nden (ABD) tedarik ettiği HIMARS füzelerle vurduğunu öne sürmüştür. 9 Ağustos Cuma günü Rus ordusuna ait bir konvoyda “Z” işaretli yaklaşık 15 askeri kamyonun, yanmış bir şekilde Ukrayna haber kanallarından basına servis edilmiştir. Buna karşılık Rusya, Harkiv bölgesinde bir tampon bölge kurulması amacıyla Ukrayna içlerine girmiş ve bazı yerleşim yerlerini ele geçirmiştir. Ayrıca Ukrayna’nın Donetsk bölgesinin Kostyantynivka şehrinde bir süpermarkete bombalı saldırı düzenlemesi sonucu 14 kişi hayatını kaybetmiştir.
Kursk şehir merkezinde bir apartmana füze ile saldırı düzenleyen Ukrayna, şehre bağlı Guevo ve Sverdlikovo köylerine bayrak dikilmesini gösteren videolar yayınlamaya başlamıştır. Rusya Acil Durum Bakanlığı, bölgeden yaklaşık 200 bin kişiyi tahliye ederek geçici konaklama merkezleri kurmuştur. Rus ve Ukrayna birliklerinin ağır silah ve füzelerle karşılıklı saldırılarının devam ettiği bilinmektedir. Ukrayna’nın Kursk yönünde, hâlihazırda 3 tugay askeri bulunduğu öne sürülmektedir. Rus birlikleri tarafından 10 Ağustos gecesi Ukrayna’nın, sınırın hemen yanı başında ve Kursk’un güneybatısındaki Belovsky bölgesine sızma girişiminin engellendiği bildirilmiştir. 12 Ağustos Pazartesi itibarıyla 70 kilometre derinliğe ulaştığı öne sürülen çatışmalarda, Rus kaynaklarına göre Sudzha köyünün, Ukrayna ordusunun kontrolü altında olduğu doğrulanmaktadır.
Kursk’a bağlı Sudzha bölgesi, Avrupa’nın doğalgaz konusunda can damarlarından biridir. Sudzha köyü, 2023 yılında Rusya’dan Avrupa’ya giden doğalgaz ihracatının yaklaşık yarısını topraklarından geçiren bir yerleşim bölgesidir. Bu da Avrupa’da tüketilen gazın %5’ine denk gelmektedir. Ukrayna’nın bu bölgeye saldırı düzenlemesi, adeta Rusya’yı ve onun enerji piyasalarını tehdit etmesi demektir. Bölgede bulunan Kurçatov Nükleer Güç Santrali ise Ukrayna ordusundan ziyade Rus ordusunun hareketlerini kısıtlamaktadır. Öyle ki Ukrayna ordusuna yönelik geniş çaplı bir hava saldırısı neticesinde, yanlışlıkla bölgeye düşebilecek bir bomba buradaki nükleer reaktörlerde hasar meydana getirebilir. Ancak Ukrayna ordusu 13 Ağustos günü bu bölgeden, insansız hava araçlarıyla Rusya’nın iki bölgesine bombalı saldırı düzenlemiştir ve bu konuda hareket alanı Rusya kadar kısıtlı değildir.
Ukrayna içlerinde saldırıları devam eden Rus birlikleri, 13 Ağustos itibarıyla Donetsk’e bağlı Lisiçnoye yerleşim birimini ele geçirdiğini belirmiştir. Aynı gün Ukrayna ordusu ise güneydeki Plekhovo kasabasının kontrolünü ele geçirmiştir. Bunun yanı sıra Rus kaynakları, 28 köyün Ukrayna hakimiyetinde olduğunu dile getirmektedir. Ukrayna birliklerinin sınırdan içeri doğru tahkimat inşa etme ve hendek sistemleri kazmaya başlamasıyla cephe hatları genel itibarıyla şekillenmiştir. Ukrayna, Kursk yönünde ilerlediğini ve bağlı birçok bölge ile beraber, 1000 kilometrekare Rus toprağını ele geçirdiğini iddia etmektedir. Kursk ve Belgorad bölgesinde bulunan Çeçen askerlerin, saldırılar esnasında Rus askerleriyle beraber Ukrayna’ya esir düştüğü öne sürülmüştür. Bu bölgelerde bulunan Çeçen Akhmat birliklerinin, saldırılar başlayınca savaşmak yerine teslim oldukları iddia edilmiştir. Ancak Çeçen komutanlar bunun ‘düşmanın bir dezenformasyonu’ olduğunu öne sürerek yalanlamıştır.
Ukrayna içlerinde devam eden düşük yoğunluklu çatışmalar, devamlı el değiştiren kasabalar ve askerlerin psikolojik durumları Rusya-Ukrayna Savaşı’nın gidişatıyla ilgili uzun ve yıpratıcı olduğu gerçeğini gözler önüne sermektedir. İki taraf da 2 buçuk yıldır devam eden savaştan hem ekonomik hem de askeri olarak tükenme seviyesine gelmiştir. İntihar eden ve savaşmaktan kaçan askerlerin görüntüleri karşımıza çıkmaktadır. Dolayısıyla iki ülke hükümeti de daha fazla yıpranmadan kendilerince farklı bir strateji belirlemek istemektedir. Zorlanan ekonomiler ve savaş sebebiyle yıpranan hükümet yapıları, cephe savaşlarıyla birlikte ülkelerin kamuoyunu rahatsız etmektedir. Dolayısıyla Kiev hükümetinin savaşı Ukrayna’dan Rusya içlerine taşıma girişimleri; devam eden yıpratma savaşının hem sebebi hem de sonucudur. Kursk operasyonuna, Ukraynalı generallerin karşı çıktığı, ancak Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’nin ısrarları sonucu başladığı iddia edilmiştir. Nitekim Zelenski, “Rusya topraklarımıza savaşı getirdi ve bunu kendisi de hissetmeli” cümlelerini kullanmıştır. Kiev hükümeti, saldırı ile Rusya’daki durumu istikrarsızlaştırmayı amaçladığını dile getirmiştir. Ukrayna, Batılı devleler tarafından kendine yapılan silah desteklerinin cephe hattında kısa sürede etkili olarak ‘barışı getireceğini’ öne sürmüştür. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, saldırıyı Ukrayna’nın ‘muhtemel müzakereler’ öncesinde “elini güçlendirme çabası” olarak nitelendirmiştir. Ancak Kiev’in aksine “Sivil yerleşim yerlerine ve nükleer tesislere saldıranlarla konuşacak hiçbir şeyimiz yok” diyen Putin, barış olasılıklarının adeta rafa kaldırıldığını dile getirmiştir. Putin, Rus topraklarına girilmesine “Kiev’e hak ettiği cevabı vereceğiz, tüm hedeflere ulaşacağımıza söz veriyorum” diyerek ‘sert bir yanıt’ vereceğini ifade etmiştir.
Değerlendirme
Rusya’nın açıklamalarına bakılırsa Ukrayna’nın sınırdan içeriye biraz daha ilerleyebileceği ve hiç değilse Sudzha kasabası ve çevresinde, 30-40 kilometre içerideki yerleşim yerlerinde saldırı ve sızma girişimlerinde bulunacağı öngörülmektedir Ukrayna, açtığı yeni cephenin gerisinde tahkimatlar inşa ederek bölgede tutunmak ve ilerlemek istediğini açıkça göstermektedir. Bunun yanı sıra ağır silahlar ve FPV dronlar ile Kursk şehir merkezi ve bağlı bölgelere saldırıları yoğunlaştıracaktır. Ukrayna, bu saldırıyı düzenlerken Luhansk ve Donetsk üzerindeki yoğunluğu azaltmaya çalışmış ve Rus birliklerini farklı cephelere dağıtarak savunmalarını kırmayı amaçlamış olabilir. Ukrayna Savaşı’ndaki son günlerde yaşanan olağanüstü gelişmeler bize birçok konuda ipucu vermiştir. Saldırıda kullanılan HIMARS Füzelerinin yanı sıra, Ukrayna’nın birkaç gün önce ABD’den aldığı ve oldukça ses getiren F-16’lar ile envanterini güçlendirdiği ve maddi yardımların yanı sıra askeri yardımların savaştaki dengeleri büyük ölçüde değiştirdiği görülmektedir. Bu da şunu gösteriyor ki Batının modern silahları Ukrayna’ya verildiği taktirde savaşın gidişatı dramatik bir şekilde değişebilir. Diğer yandan Ukrayna’nın Kursk bölgesi saldırısında yeni teknolojiler denediği, casus robot köpeklerden, karşı tarafın haberleşme ağını felç eden birtakım girişimlerde bulunmuştur. Genel itibarıyla bu son savaşta, batının Ukrayna’ya verdiği ve belki de bir savaşta ilk defa kullanılacak silah ve diğer teknolojilerden de başarıyla istifade edildiği görülmektedir.
Modern askeri yardımlar, Rusya’nın taarruzlarına karşı kendi topraklarında zaman zaman savunmada kalan Ukrayna’yı saldırı pozisyonuna geçirmede itici bir güç olarak değerlendirilebilir. Moskova’nın, Ukrayna’nın saldırısına karşılık, Kiev ve çevresi bölgelerde özellikle füze saldırılarını yoğunlaştıracağı öngörülebilir. Açılan yeni cephe ile savaş stratejileri şüphesiz değişmiştir. Ukrayna’nın işgal girişiminde bulunduğu Kursk bölgesinin kritik önemi, şüphesiz barış müzakerelerinde kendi lehine kararlar alınmasını kolaylaştıracaktır. Yeni cephe, Rusya’nın Ukrayna içindeki varlığını sorgulamasına ve Ukrayna’nın da savaştaki “toprakları işgal edilen” mantığını değiştirme girişimlerine sebep olmuştur.