Papa Franciscus’un Bahreyn Ziyareti
3 Kasım’da Bahreyn’in başkenti Manama’ya giden Katoliklerin Ruhani Lideri ve Vatikan Devlet Başkanı Papa Franciscus, Bahreyn'in, hoşgörüyü teşvik etme, diyalog ve barış içinde bir arada yaşama kültürünü yayma çabalarına övgüde bulunmuştur.
Bahreyn Kralı Hamad bin İsa Al Halife, 5 Kasım’da Papa Franciscus'un ikametgahına ziyarette bulunarak, Papa Franciscus, Bahreyn Krallığına yaptığı ziyarete ilişkin övgü dolu sözler söylemiş, karşılıklı övgüler ön plana çıkmıştır.
Bahreyn Kralı, Papa'nın barış, din özgürlüğü ve halklar arasındaki yakınlaşmaya dair görüşlerini memnuniyetle karşıladığını belirtmiştir.
Kral, Bahreyn Krallığı ile Vatikan arasındaki ilişkileri, dinler ve kültürler arasındaki barışın yayılması yoluyla insanlığa hizmet etmek için seçkin bir iş birliği modeli oluşturduğunu vurguladı.
TÜRKSAM Haber Analiz
Papa Franciscus: ‘Bahreyn’de, dinlerle bir arada yaşama hoşgörüsü var’
03 Kasım 2022 tarihinde Bahreyn Diyalog Forumu: İnsanların Birlikte Yaşaması İçin Doğu ve Batı programına katılmak için Bahreyn’e giden Papa Franciscus bu vesileye ilk Bahreyn ziyaretini gerçekleştirmiş oldu. Dinler diyaloğu amacıyla düzenlenen bu organizasyon Ezher Müslüman Alimler Konseyi, Katolik Kilisesi ve çeşitli kuruluşların iş birliği ile birlikte İsa Kültür Merkezi’nde düzenlenmiştir. Franciscus, Bahreyn'e yaptığı ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, bunun, Körfez ve Arap bölgesinde manevi ve ahlaki açıdan büyük bir etki yaratacağını vurgulamıştır.
Ezher Şeyhi Dr. Ahmed Al-Tayib ile görüşen Papa Franciscus, Bahreyn Diyalog Forumu'nun kapanışında yaptığı konuşmada, "günümüz dünyasında, insanlık her zamankinden daha fazla bölünmüşlük yaşıyor" şeklinde ifadede bulunarak ortak diyalog oluşturabilmenin önemine dikkat çekmiştir.
Şimdiye kadar üç kez körfez ziyaretinde bulunan Papa Franciscus’ın bu ziyareti bazı insan hakları örgütleri ve aktivistler tarafından eleştirilmiştir. Bu eleştirilerin sebebi olarak, Bahreyn Kralı Hamad bin İsa Al Halife’nin vatandaşlarına karşı şiddet uyguladığı ve sistematik ayrımcılık yaptığı ve bunun uç noktaya ulaştığı belirtilerek, binlerce kişinin tutuklanıp hapse atılması gösterilmiştir. Bu ziyaret bazı kimseler tarafından da Avrupa’da itibarını kaybeden Vatikan’ın, bu ziyaretlerle itibarini güçlendirmeye çalıştığı şeklinde yorumlanmıştır.