Kaynak: Reuters, 5 Temmuz 2024

Macaristan Başbakanı Viktor Orban, bugün Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmek üzere Moskova'ya gitti ve bu durum, AB liderlerinden tepki çekti. Macaristan, 1 Temmuz 2024 tarihinde AB’nin altı aylık rotasyon başkanlığını devraldı. Beş gün sonra Orban, Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy ile Kiev'de görüştü ve diğer sağcı milliyetçilerle birlikte "Avrupa için Vatanseverler" ittifakını kurdu. Şimdi ise NATO zirvesinden önce Moskova'ya "barış misyonu" için gitti.

Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Orban'ın Moskova'da "AB'yi hiçbir şekilde temsil etmediğini" söyledi. Finlandiya Başbakanı Petteri Orpo, ziyaret haberini rahatsız edici olarak nitelendirdi: "Ziyareti, AB Başkanlığı görevlerini göz ardı ettiğini ve Avrupa Birliği'nin çıkarlarını baltaladığını gösterir." dedi.

Uluslararası İlişkiler Derneği Araştırma Görevlisi Pavel Havlicek, Orban'ın ziyaretinin, Brüksel'deki bir güç boşluğunun kötüye kullanılması ve ortak Avrupa pozisyonunu tehlikeli bir şekilde baltalaması şeklinde yorumladı. Orban ise AB adına müzakere etmek için bir yetkiye sahip olmadığını kabul etti, ancak barışın "Brüksel'deki rahat bir koltuktan yapılamayacağını" söyledi. "Savaşın mucizevi bir şekilde sona ermesini bekleyemeyiz." ifadelerini kullandı.

TÜRKSAM Haber Analiz

Macaristan Başbakanı Viktor Orban'ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşmek üzere Moskova'ya yaptığı ziyaret, Avrupa Birliği içerisinde ciddi tepkilere yol açtı. Bu ziyaret, Orban'ın Ukrayna Devlet Başkanı Volodymyr Zelenskiy ile Kiev'de buluşmasının ve "Avrupa için Vatanseverler" ittifakını kurmasının hemen ardından gerçekleşti. Orban'ın ziyaretinin zamanlaması, özellikle Macaristan'ın AB'nin altı aylık rotasyon başkanlığını devralmasının hemen sonrasına denk gelmesi, AB liderleri tarafından büyük ölçüde eleştirildi.

AB Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve Finlandiya Başbakanı Petteri Orpo'nun da belirttiği gibi, Orban'ın Moskova ziyareti AB'nin çıkarlarına ve başkanlık rolüne aykırı bir hareket olarak görülüyor. Bu tür bir ziyaret, AB'nin ortak dış politika ve güvenlik stratejisini baltalama riski taşıyor. Ayrıca, Orban'ın ziyareti, AB üyesi ülkeler arasında birliğin ve dayanışmanın ne kadar kırılgan olabileceğini gösteriyor. Orban, AB adına müzakere yetkisi olmadığını kabul etse de, bu tür bireysel girişimlerin AB içindeki uyumu zayıflatabileceği açıktır.

Orban'ın "Brüksel'deki rahat bir koltuktan" savaşın sona erdirilemeyeceği yönündeki açıklaması, AB'nin diplomatik çabalarını küçümser nitelikte. Ancak bu açıklama, AB'nin savaş ve barış konularında daha aktif bir rol oynaması gerektiğine dair bir eleştiri olarak da yorumlanabilir. Bu durum, AB'nin daha bütünleşik ve etkin bir dış politika geliştirmesi gerektiği gerçeğini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Sonuç olarak, Orban'ın Moskova ziyareti, AB içinde ciddi bir tartışma başlatmış ve Macaristan'ın AB başkanlığı döneminde zorlu bir sürecin işaretlerini vermiştir. Bu olay, AB'nin içindeki siyasi farklılıkların ve çatışmaların ne kadar derin olduğunu göstermektedir. Bu tür olaylar, AB'nin birlik ve beraberlik içinde hareket edebilme kapasitesini sorgulatmakta ve AB'nin gelecekteki bütünleşme süreçlerine yönelik ciddi dersler içermektedir.