Kıbrıs Barış Harekâtı'nın 50. yıl dönümünü ve Türkiye’nin Akdeniz’deki siyasi ve askeri varlığını daha iyi anlayabilmek için tarihsel süreci titizlikle analiz etmeli ve gerekli tespitleri yapmalıdır. Kıbrıs’ı sadece Rumların irredentist bir hedefi olan "Enosis" bağlamında değil, aynı zamanda Siyonizm ile ilişkilendirerek farklı bakış açıları ortaya koyulmalıdır.

1878 yılında Osmanlı-Rus Savaşı sırasında, İngiltere’nin Doğu Akdeniz’deki (Levant) durumunu güçlendirmek, Suriye ve Irak’taki gelişmeleri yakından izlemek ve Hindistan yolunu güvence altına almak istediği İngiliz gizli belgelerinden anlaşılmaktadır. 1914’te I. Dünya Savaşı sonrasında Kıbrıs tamamen İngiltere’ye ilhak edilip işgal edilmiş ve bir sömürge yönetimi kurulmuştur.

1897 yılında Siyonist organizasyonun başkanı seçilen Theodor Herzl, Filistin karşılığında Kıbrıs’ın yönetiminin Osmanlı’ya bırakılması gibi farklı teklifler ve projeler geliştirdi. Aynı zamanda, Sina Yarımadası ve Filistin’e yakın olan topraklarda, özellikle Kıbrıs’ta Yahudi yerleşimlerinin kurulması fikri, 19. yüzyılın sonlarından itibaren başlamış oldu.

İngiltere, 1914’te savaşa kendi yanında girmesi karşılığında Ege adaları, Anadolu kıyıları ve Kıbrıs dahil Yunanlılara karşı birçok taviz verip bu toprakları kendilerine vereceğini ifade etti. Siyonizm ve Yunan menfaatleri arasında kalan İngilizler ise Filistin dahil vaat edilmiş topraklar içinde yer alan Kıbrıs’ta Yahudi kolonileşmesi için birçok farklı proje geliştirdiler. Siyonist plana göre; Filistin coğrafyasında Yahudi göçü sağlanacak, İngilizler tarafından bu topraklar sömürgeleştirilecek ve Filistin çok küçük olduğu için muhtelif adalar (Kıbrıs, Rodos gibi) ve komşu ülkelere de Yahudi göçü sağlanarak demografik yapı kontrol altına alınacaktı. İngiliz himayesi altında Kudüs’e yakın konumda yer alan Kıbrıs, Yahudi kolonileşmesinin yanı sıra “Büyük İsrail” fikrinin de bir asır önceki tezahürüdür. Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde neden İngiliz askeri üsleri ve birlikleri olduğu tarihsel silsile incelendiğinde çok açık ve nettir.

II. Dünya Savaşı ile birlikte zulüm gören Yahudilerin doğal yollar ile Filistin’e göç ettirilme aşaması esnasında Kıbrıs, bir sıçrama tahtası olarak kullanılarak bu stratejik adada İngiliz yönetimi tarafından Yahudi kampları kurulmuş ve İsrail’in temelleri atılmıştır.

Değerlendirme

Günümüzde Kıbrıs’ta Chabad adlı Siyonist örgüt, Rodos dahil ilgili deniz coğrafyasında çeşitli faaliyetlerde bulunarak Yahudi kolonileşmesini teşvik etmektedir. Mossad-Siyonizm-Chabad gizli üçgenine hizmet eden Yahudi kökenli inşaat şirketleri, yaptıkları konutlar ile adaya soydaşlarını çekmek için arazi ve mülk satışı yapmaktadırlar. Bu gizli ve stratejik hedefler, adanın ikinci İsrail olma yolunda ilerlemesini teşvik etmektedir. Görüldüğü üzere, Kıbrıs’ın ikinci Filistin olması projesi bugün değil, 125 yıl önceki stratejik Siyonist hedeflerdendir.

Bizlere düşen görev; Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni Rumların da işgal ettiği toprakları kapsayarak onlara misilleme yaparcasına “Kıbrıs Türk Devleti” olarak tanımlamak ve tanıtmak, aynı zamanda Batı Trakya Türkleri ile birlikte TBMM’de bizzat temsil edilebilmesini ivedilikle sağlamaktır.

* Makalelerdeki fikirler yazarına aittir ve TÜRKSAM'ın editöryal politikasını yansıtmayabilir.