İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı, "Rejim Değişikliği için Referandum Yapılamayacak"
İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı, "Rejim Değişikliği için Referandum Yapılamayacak"
Kaynak: AA, 08 Kasım 2022
İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Hüseyni, ülkedeki referandum tartışmalarına değinerek, referandumla rejimin değiştirilmesinin söz konusu olamayacağını ifade etmiştir. Fars Haber Ajansına göre Hüseyni, Tahran'daki Terbiyet-i Müderris Üniversitesi'nde "İslam Cumhuriyeti, Özgürlük ve Gösteri Hakkı" konulu konferanstaki konuşmasında ülkedeki gelişmeleri değerlendirmiştir. Hüseyni'nin konuşmasının başında bir grup öğrenci "özgürlük" sloganları atarak, salonu terk etmiştir.
İran'da 50 günden uzun süredir devam eden gösterilere yönetimin tahammül ettiğini öne süren Hüseyni, "İslam Cumhuriyeti" yönetim sisteminin referandumla kabul edildiğini hatırlatmıştır. Hüseyni, "Anayasa'da referandum öngörülmüştür. Fakat referandum bazı tali konular için mümkündür, yönetim şekli için değil." demiştir. Bazı öğrencilerin "Düşmanımız buradadır, ABD diye yalan söylüyorlar" sloganı üzerine Hüseyni, ABD yönetiminin göstericileri desteklediğini iddia ederek, İran rejim muhalifi grupların arkasında Washington yönetiminin olduğunu söylemiştir.
İran'da referandum tartışması
Sünni din adamı ve Zahidan kenti Cuma İmamı Mevlevi Abdulhamid İsmailzehi, geçen haftaki hutbesinde Tahran yönetimini eleştirerek, ülkedeki sorunların çözümü için "acil referandum" çağrısında bulunmuştur. Ülkede referandum tartışmalarına neden olan İsmailzehi, İran Devrim Muhafızlarına yakınlığıyla bilinen Fars ve Tesnim gibi haber ajansları tarafından sert bir şekilde eleştirilmiştir.
İran Anayasası'nın 59. Maddesi'ne göre önemli siyasi, sosyal ve kültürel konularda referandum düzenlenebilmektedir.
TÜRKSAM Haber Analiz
İran’da ülke çapına yayılan protestolar yaklaşık 55 gündür devam ederken, tüm dünya İran’daki gelişmeleri takip etmektedir. Dünyanın farklı yerlerinde İran’daki protestolara destek veren gösteriler düzenlenirken, Batılı ülkelerin İslam Cumhuriyeti rejimine karşı eleştirileri de devam etmektedir.
İran hükümetinin protestoculara yönelik ‘dış güçler destekliyor’ tezi, protestocular ile İran hükümeti arasındaki makası iyice açmakta ve İran hükümetinin de protestocuların taleplerini göz ardı etmesine sebep olmaktadır. Hükümet, protestoları mezhepsel çatışmaya götürme hedefi olan "kaos yaratma projesi" olarak ulusal güvenlik zemininde değerlendirmektedir. Protestolar istikrarlı bir biçimde devam ederken, olayları güvenlik güçleri aracılığıyla kontrol altına almasının dışında, rejimin protestoculara karşı, nasıl bir siyasi refleksle hareket edeceği merak konusu olmuştur.
İran’da İslam Devrimi’nden günümüze kadar gelen süreçte bu derece geniş çaplı ve uzun soluklu protestoların yaşanmaması, Mahsa Amini protestolarının etki alanının genişliği ve büyüklüğü göz önüne alındığında ‘bu eylemler rejim değişikliği ile sonuçlanır mı?’ sorusunu akıllara getirmektedir.
İran hükümeti ile protestocuların talepleri arasındaki temel problematik teokratik cumhuriyet yönetim şeklidir. Çünkü olası bir reform durumda dini normlar çerçevesinden politika üretileceği için, zorunlu hicap uygulaması karşıtlığı ile başlayan protestolara ilişkin taleplerin tam anlamıyla karşılanması ihtimalini azaltmaktadır. Bu çerçevede eylemcilerin taleplerinin birçoğu reformdan ziyade rejim karşıtlığına doğru evrilmiştir. Bu bağlamda eylemlerin sürekliliği karşısında demokratik bir tutumla anayasal hak olarak referanduma gidilmesine yönelik çağrılar artmıştır. İran Cumhurbaşkanı Yardımcısı Muhammed Hüseyni bu çağrılara cevaben, "Anayasa'da referandum öngörülmüştür. Fakat referandum bazı tali konular için mümkündür, yönetim şekli için değil" şeklinde açıklamada bulunması ile birlikte bu konuya dair tutumunu net bir şekilde göstermiştir.