Kurumumuz Bünyesinde Stajyer Alınacaktır.

13 Şubat 2023

Staj Başvurusu
Kurumumuz Bünyesinde Grafik Tasarım Uzmanı Alınacaktır!

13 Mart 2023

İş Başvurusu
DUYURULAR
IKBY Etnik ve Dini Oluşumlardan Sorumlu Bakanı Aydın Maruf

Merhaba, Türkiye Uluslararası İlişkiler ve Stratejik Analizler Merkezi olarak IKBY Etnik ve Dini Oluşumlardan Sorumlu Bakanı Aydın Maruf ile ‘Türkiye, Azerbaycan ve Irak İlişkileri’ üzerine bir röportaj gerçekleştireceğiz. Sözü kendisine bırakıyoruz.

 

Soru 1: Azerbaycan ve Irak arasındaki ilişkileri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Azerbaycan bizim için son derece önemli bir ülkedir ve aynı zamanda bizim kardeş ülkemizdir. Irak ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi tüm taraflar için büyük faydalar sağlar. Özellikle de Irak Türkmenleri için bu ilişkilerin güçlenmesi büyük bir avantaj teşkil etmektedir. Irak Türkmenleri olarak bizler, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçasıyız. Türkiye bizim anavatanımızdır, Azerbaycan ise kardeş ülkemizdir.  Bu bağlamda, Bağdat'ta açılan Azerbaycan Büyükelçiliği, Kerkük ve Erbil’de konsoloslukların açılması oldukça önemlidir. Ayrıca, Azerbaycan elçiliğinin Erbil’de bir Azerbaycan kültür merkezi açma projesi de büyük bir değer taşımaktadır. Bu tür kültürel faaliyetler, Erbil ve Bakü arasındaki ilişkilerin daha da pekişmesine katkı sağlayacaktır.

Şu anda Bağdat-Bakü, Erbil-Bakü arasındaki ilişkileri biz Türkmenler olarak büyük bir heyecan ve coşkuyla destekliyoruz. Eğitim, kültür ve ekonomi alanlarında gerçekleştirilecek iş birlikleri de halklarımız arasında daha güçlü bağlar oluşmasına vesile olacaktır.

Soru 2: Azerbaycan II. Karabağ Savaşı’nda elde ettiği zafer ile birlikte Ermeni işgali altındaki öz toprakları Karabağ bölgesini geri aldı. Bu durum bölgesel dengeleri önemli ölçüde değiştirdi. Bizler birliyoruz ki, Türkmen kardeşlerimiz dualarıyla Azerbaycanlı kardeşlerinin yanındaydı. Sizler Karabağ Zaferini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Azerbaycan’ın zaferi Irak Türkmenleri için, dünyası için gurur vericidir. Biz o savaş olduğu dönemde biz sizin de dediğiniz gibi gönlümüzle Azerbaycan’ın yanındaydık. Şimdi de yanındayız. Azerbaycan’ın zaferi Türk dünyasının zaferidir.

Azerbaycan’ın II. Karabağ Savaşı'nda elde ettiği zafer, sadece Azerbaycan için değil, hem Irak Türkmenleri için hem de tüm Türk dünyası için büyük bir gurur kaynağıdır. Bu zafer, Azerbaycan’ın kendi öz topraklarını geri alması ve uzun yıllardır süren bir haksızlığın son bulması anlamına gelmektedir. Biz Irak Türkmenleri olarak, o dönemde kalbimizle, dualarımızla Azerbaycanlı kardeşlerimizin yanındaydık. Azerbaycan’ın zaferi, Türk dünyasının zaferidir ve bizler için büyük bir mutluluk kaynağıdır.

Karabağ Zaferi, bölgesel dengeleri önemli ölçüde değiştirmiş ve Azerbaycan’ın uluslararası arenada daha da güçlenmesini sağlamıştır. Bu zafer, aynı zamanda Türk dünyasının birlik ve beraberliğini de pekiştirmiştir. Azerbaycan’ın kazandığı zaferin ardından, bölgedeki barış ve istikrarın sağlanması için atılan adımlar da son derece önemlidir. Bu süreçte, Türk dünyası olarak birbirimize olan desteğimizin ve dayanışmamızın artarak devam etmesi gerekmektedir.

Soru 3: Türkiye-Azerbaycan ilişkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye ve Azerbaycan arasındaki ilişkiler, sadece iki ülke arasında değil, tüm Türk dünyası açısından büyük bir öneme sahiptir. Bizler, bu ilişkileri kardeşlik ve dostluk temelinde değerlendirmekteyiz. "Bir millet, iki devlet" anlayışıyla hareket eden Türkiye ve Azerbaycan, tarihten gelen derin bağları ve ortak kültürel mirasıyla birbirine sıkı sıkıya bağlıdır. Iraklı Türkmenler olarak, Türkiye ve Azerbaycan ile olan bu güçlü bağdan gurur duyuyoruz.

Azerbaycan’ın sorunu bizim sorunumuzdur; mutluluğu bizim mutluluğumuzdur. Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi, "Azerbaycan’ın sevinci sevincimiz, kederi kederimizdir." Bu söz, Türk dünyasının birbirine olan derin bağlılığını en iyi şekilde ifade etmektedir. Azerbaycan’daki şehitler bizim şehitlerimizdir; Türkiye’deki şehitler bizim şehitlerimizdir. Bizler, tüm Türk dünyası olarak bir bütünüz.

Azerbaycan ve Türkiye arasındaki ilişkiler, tüm münasebetlerden çok farklı ve özel bir yere sahiptir. Bu ilişkiler, her iki ülkenin de stratejik ve kültürel önemini yansıtmaktadır. Şu anda bu ilişkiler, çok iyi bir aşamaya gelmiş durumdadır ve gelecekte daha da güçleneceğine inanmaktayız. Türkiye ve Azerbaycan’ın iş birliği, sadece iki ülke için değil, tüm Türk dünyası için büyük bir umut kaynağıdır.

Soru 4: Geçtiğimiz Nisan ayında Türkiye ile Irak arasında farklı alanlarda iş birliğini içeren 26 anlaşma imzalandı. Kalkınma Yolu Projesi ise iki ülke arasındaki ilişkileri kuvvetlendirecek önemli bir proje. Bu gelişmelere istinaden son dönemde Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerde yaşanan olumlu gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Bey’in başkanlığında bir heyet Bağdat’ı ve ardından Erbil’i ziyaret etti. Bu ziyaretler, Türkiye ve Irak arasındaki ilişkilerin ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne sermiştir. Bağdat-Ankara arasındaki anlaşmalar ve müzakereler olumlu bir şekilde sonuçlanmış, iki ülke arasındaki iş birliğini güçlendirmiştir.

Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerin olumlu seyretmesi, öncelikle Irak halkının yararınadır. Türkiye, Orta Doğu’ya büyük katkılar sağlayan güçlü bir devlettir ve Irak’a, Türkmenler başta olmak üzere, diğer etnik gruplara da hiçbir ayrım yapmadan destek sağlamıştır.

Ayrıca biliyorsunuz Kalkınma Yolu Projesi, Türkiye ve Irak arasındaki ilişkilerin daha da güçlenmesine katkı sağlayacak önemli bir projedir. Bu proje, Basra, Kerkük, Erbil, Musul ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya açılan bir kapı niteliğindedir ve Irak halkı için büyük önem taşımaktadır. Türkiye Cumhuriyeti’nin öncülüğünde gerçekleştirilen bu proje, bölgenin ekonomik kalkınmasına ve ticaretin artmasına olanak sağlayacaktır.

Bu gelişmelerin yanı sıra, terör örgütü PKK’nın varlığı da bölgedeki en önemli sorunlardan biridir ve tüm tarafları rahatsız etmektedir. Özellikle, IKBY’de bulunan sınır bölgelerinde yaşayan insanları tehdit etmektedir. Son ziyaretin ardından, Irak Başbakanı tarafından resmi bir yazı ile PKK’nın yasa dışı terör örgütü olarak kabul edilmesi, bu konuda atılan önemli bir adımdır. Bu durum, Türkiye ve Irak arasındaki ilişkilerin gelecekte daha da iyileşmesine olanak sağlayacaktır.

PKK terör örgütünün yok edilmesi için Ankara ve Bağdat arasında bir güvenlik anlaşmasının yapılması gerekmektedir. Bu güvenlik sorunları çözülmediği takdirde, Kalkınma Yolu Projesi de ilerleyemez ve ekonomik kalkınma sağlanamaz. Örneğin, Sincar bölgesi Yezidilerin bölgesidir. Terör örgütü PKK’nın tehdidi nedeniyle 100 bin kişi evlerine dönememektedir. Eğer güvenlik sorunu çözülmezse, bölgedeki kalkınma projeleri de sekteye uğrayacaktır. Önceliğimiz güvenlik.

Özetle, Türkiye ile Irak arasındaki ilişkilerin olumlu yönde seyretmesi, iki ülkenin de yararına olacak ve bölgesel istikrarı artıracaktır. Kalkınma Yolu Projesi gibi büyük projeler, iki ülkenin ekonomik ve ticari ilişkilerini güçlendirecek ve halkların refahını artıracaktır. Bu süreçte, güvenlik sorunlarının çözülmesi ve terör örgütü PKK’nın etkisiz hale getirilmesi büyük önem taşımaktadır. Türkiye ve Irak arasındaki iş birliği, bu sorunların çözülmesine ve bölgenin kalkınmasına önemli katkılar sağlayacaktır.