Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 27 Ocak 2018’de, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Kocaeli İl Kongresi’nde yaptığı konuşmada, “Şimdi Kılıçdaroğlu’na sorarsan Lozan’da kazandığımızı söyler. Ondan sonra da adaların faturasını AK Parti’ye kesmeye kalkar. Adaları siz verdiniz, siz. Sizin partinizin başında olanlar verdi ve şimdi tarihi dosyaları hazırlatıyorum ve o tarihi dosyaları, Lozan’da dâhil olmak üzere bunların önüne de milletime de bunları o belgelerle anlatacağız.” dedi.

Adaların işgali 18 Mayıs 2011’de tarafımdan Türk kamuoyuna duyuruldu. Yedi yıldır dosya hazırlayamayan ve işgalin hesabını veremeyen Recep Tayyip Erdoğan, tarihi dosyaları kaç yılda hazırlayacak merak ediyorum. Erdoğan, kamuoyunu oyalamadan dosyaları ve belgeleri, derhal milletimize göstermek zorundadır.

Hâlihazırda Yunan işgali altında olan adaların egemenliğinin, antlaşmalarla İtalya ve/veya Yunanistan’a devredilmediğini ve Türk toprağı olduğunu gösteren harita ve belgeler, başta Genelkurmay Başkanlığı, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, Dışişleri Bakanlığı ve Savunma Bakanlığı olmak üzere devletin ilgili kurumlarında mevcuttur. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bir kez daha hatırlatalım, “Lozan’da hiçbir ada verilmedi. Lozan’da, Osmanlı Devleti döneminde, 1913, 1914 ve 1915 yıllarında yapılan antlaşmalarla Yunanistan ve İtalya’ya verilen, işgal ve ilhak edilen adaların isimleri teyit edildi”. Şimdi Erdoğan’a bazı olayları hatırlatalım.

*Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekili Onur Öymen tarafından, 26 Kasım 2004’de, Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’e soru önergesi verildi. Önergede, “Türkiye’ye yakın bazı kayacıklara Yunan bayrağı dikildiği belirtilerek, anılan yerler Dışişleri ve Genelkurmay Başkanlığı listesinde yer alan adalar mı?” sorusu soruldu. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül soru önergesine cevap vermedi, veremedi. Gül, Türk adalarına Yunan bayrağı dikildiğini zımnen ve hukuken kabul etti. Bu belgeler, işgalin 2004’de başladığını gösteren somut belgelerdir.

*Deniz Kuvvetleri Harekât Başkanı Tümamiral Mücahit Şişlioğlu, 2008 yılında, Dışişleri Bakanlığı’nda yapılan toplantıda, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı ve Genelkurmay Başkanlığı namına, Türkiye Cumhuriyeti’ne ait 150’den fazla ada, adacık ve kayalıkların haritası ve coğrafi koordinatları ile birlikte NATO’ya ve Birleşmiş Milletler’e deklare edilmesini talep etti. Anılan talep Dışişleri Bakanlığı tarafından reddedildi. Çünkü anılan haritada işgal altındaki adaların Türkiye Cumhuriyeti’ne ait olduğu açıkça gösterilmişti. Tümamiral Mücahit Şişlioğlu, kumpas davalarına dâhil edildi ve Balyoz davasından 16 yıl hapis cezası aldı.

*Adaların işgal edildiği ortaya çıkınca, Dışişleri Bakanlığı yetkilileri Genelkurmay Başkanlığı’na davet edildi. Genelkurmay Yunanistan – Kıbrıs Daire Başkanı Tümamiral Fikret Güneş, 2009 yılının başında, Genelkurmay Başkanlığı Karargâhında yapılan toplantıda, Dışişleri Bakanlığı temsilcilerinden Yunan işgali altında olan Eşek ve Bulamaç adalarının boşaltılmasını talep etti. Basat Öztürk’ün başkanlığındaki Dışişleri Heyeti adalardaki işgali doğruladı ve adaların boşaltılması için siyasi karar alınması gerektiğini söyledi. Toplantı sonunda adaların hükümetin bilgisi dâhilinde işgal edildiği yani alenen Yunan askerine teslim edildiği ortaya çıktı. Tümamiral Fikret Güneş, Kumpas davalarına dâhil edildi ve Balyoz davasından 16 yıl hapis cezası aldı.

*18 Mayıs 2011’de Aydın Eşek Adası ve Aydın Bulamaç Adası’na giderek adalarımızın işgal altında olduğunu yerinde belgeledim. İşgal görüntüleri CNN Türk TV kanalı ile Sözcü Gazetesi’nde yayınlanarak Türk kamuoyuna duyuruldu.

*Türk adalarındaki Yunan işgali, görsel ve yazılı basında yüzlerce kez yayınlandı. İşgal haberleri, Yeni Akit, Yeni Şafak ve TRT’de de manşet ve haber oldu. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, görsel ve yazılı basında çıkan işgal haberlerinin hiçbirisini tekzip etmedi, edemedi.

*Eski Genelkurmay Başkanı Necdet Özel, Mart 2015’de, Yunan işgali altındaki adalar hakkında, Sözcü Gazetesi yazarı Rahmi Turan’a bir açıklama gönderdi. Özel, “Ege’de mevcut egemenlik antlaşmalarıyla Yunanistan’a devredilmemiş olan ada, adacık ve kayalıklara ilişkin ihlaller tarafımızdan titizlikle takip ediliyor. Durum, Genelkurmay Başkanlığı’nın görüşleriyle birlikte Dışişleri Bakanlığı’na bildiriliyor. Konu siyasidir. Siyasi makamların yetki ve sorumluluğundadır. Alınacak kararların siyasi sonuçlar doğuracak olması nedeniyle nihai karar siyasi iradenindir” dedi.

*TBMM’de 26 Mart 2015’de yapılan oturumda, Savunma Bakanı İsmet Yılmaz tarafından, Lozan ve Paris Antlaşmalarına göre adaların hukuken Türkiye’ye ait olduğu ve adaların fiili olarak Yunan işgali altında olduğu beyan edildi.

*Eski Milli Savunma Bakanı Barlas Doğu’nun imzası ile AB Delegasyonuna mektup gönderilerek Frontex kapsamındaki Letonya botları ve Letonya askerlerinin Aydın Eşek Adası’ndan çekilmesi talep edildi. Avrupa Birliği Temmuz 2015 itibarıyla Letonya botlarını ve Letonya askerlerini Aydın Eşek Adası’ndan çekti. Avrupa Birliği de Aydın Eşek Adası’nın Türkiye’ye ait olduğunu ve işgal altında olduğunu kabul etti. 

*Erdoğan’a, görsel ve yazılı basın üzerinden, “18 Türk Adası ve 1 Türk Kayalığını hangi gerekçe ile Yunan askerine teslim ettiğini” sordum.

*Yunan Savunma Bakanı Kammenos, 16 Nisan 2017’de Aydın Eşek Adası’na gelerek işgalci Yunan askerleri ile birlikte uzo (Yunan rakısı) içip kuzu çevirdi. Konu 23 Nisan 2017’de dönemin Savunma Bakanı Fikri Işık’a soruldu. Işık, “Yunan Savunma Bakanı şov yapıyor. Türkiye emrivakiye boyun eğmeyecektir” dedi.

*AB Bakanı Ömer Çelik, 27 Nisan 2017’de yaptığı açıklamada, Yunan Savunma Bakanı Kammenos’un kuzu çevirdiği Eşek Adası’nın Türk toprağı olduğunu belirterek, “Türkiye’nin belirleyeceği bir zamanda gereken cevap verilecektir” dedi.

*Başbakan Binali Yıldırım, 11 Aralık 2017’de TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “Biz diyoruz ki bunlar size (Yunanistan’a) ait değil” diyerek Yunanistan’ın işgal ettiği adaların Türkiye Cumhuriyeti’ne ait olduğunu itiraf etti. 

*Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, 18 Ocak 2018’de Sözcü Gazetesi’ne yaptığı açıklamada, Yunanistan’ın Ege’de işgal ettiği adalarımızla ilgili yapılmasını gerekenleri sıralayarak, “Görüşlerimiz diplomatik yolla sert bir şekilde Yunanistan’a bildirilmelidir” dedi.

İşgalin başladığı 2004 yılından bugüne kadar tam 14 yıldır Yunanistan’a bir tek nota verilmedi. İşgalin önlenmesi için TSK’ya hükümet direktifi de verilmedi.

Eski Savunma Bakanı Fikri Işık, AB Bakanı Ömer Çelik, Başbakan Binali Yıldırım, eski Genelkurmay Başkanları İlker Başbuğ ve Necdet Özel, Yunan işgali altındaki adaların uluslararası antlaşmalarla Yunanistan’a devredilmediğini ve Türk toprağı olduğunu açıklarken, Recep Tayyip Erdoğan’ın, adaların sorumluluğunu Lozan’a atması son derece ilginçtir.

Erdoğan’ın hazırlattığı tarihi dosyadaki bilgi ve belgeler, iskân ile işgal olayı birbirine karıştırılmadan ve devlet kurumlarındaki mevcut bilgi ve belgeler inkâr edilmeden sunulmalıdır.