Acının Fotoğrafı: “26 Şubat, Hocalı Soykırımı”
Acının Fotoğrafı: “26 Şubat, Hocalı Soykırımı”
"Hocalı Soykırımı" 26 Şubat 1992'de Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki Karabağ ihtilafı sırasında Hocalı kasabasında meydana gelen trajik bir olayı ifade ediyor. Ermeni kuvvetleri, Rus 366. Motorlu Piyade Alayı'nın desteğiyle Azerbaycanlı sivillerin çoğunlukta olduğu Hocalı kasabasına saldırdı. Saldırı sırasında Ermeni güçleri aralarında kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu yüzlerce sivili katletti. 613 ila 1.000 ölüm arasında değişen tahminlerle, kayıpların kesin sayısı hala tartışmalıdır.
Hocalı Soykırımı, uluslararası toplum tarafından geniş çapta kınandı ve Karabağ ihtilafı sırasında işlenen en kötü zulümlerden biri olarak kabul ediliyor. Olayın Azerbaycan toplumu üzerinde derin bir etkisi oldu ve Azerbaycan'da hala her yıl anılıyor. Hocalı Soykırımı, Azerbaycan tarihinin en acı olaylarından biridir ve bu olayın hatırlanması ve anılması Azerbaycan halkı için son derece önemlidir. Bu nedenle, Azerbaycan hükümeti ve sivil toplum kuruluşları, Hocalı Soykırımı'nın kamuoyu tarafından bilinirliğini artırmak ve uluslararası tanınma için yoğun çaba harcamıştır.
Azerbaycan hükümeti, Hocalı Soykırımı'nın yıldönümlerinde çeşitli etkinlikler düzenlemekte ve ülkedeki medya organları aracılığıyla bu olayın hatırlatılmasına özen göstermektedir. Ayrıca, Azerbaycan hükümeti, dünya liderleri ve uluslararası kuruluşlara resmi yazılar göndererek Hocalı Soykırımı'nın tanınması ve kınanması için çağrıda bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, Azerbaycan sivil toplum kuruluşları, Hocalı Soykırımı'nın hatırlanması için farkındalık kampanyaları yürütmektedir. Bu kampanyalar kapsamında, Hocalı Soykırımı'nın anlatıldığı filmler ve belgeseller yayınlanmakta, panel ve konferanslar düzenlenmekte, Hocalı Soykırımı kurbanlarının anısına anıtlar dikilmekte ve sivil toplum kuruluşları, uluslararası toplumun dikkatini çekmek için sosyal medya kampanyaları düzenlemektedir.
Sonuç olarak, Azerbaycan hükümeti ve sivil toplum kuruluşları, Hocalı Soykırımı'nın hatırlanması ve tanınması için büyük çaba sarf etmektedirler. Bu çalışmalar, Hocalı Soykırımı'nın uluslararası toplumda daha geniş bir şekilde tanınmasına yardımcı olmakta ve gelecek nesillerin bu acı olayı unutmamasını sağlamaktadır.
Hocalı Soykırımı’nın Acılarının Yaşatıldığı Filmler ve Müzikler
Hocalı Soykırımı hakkında birçok belgesel film yapılmıştır ve bu filmlerde kullanılan müziklerin birçoğu olayın trajik ve acıklı doğasına uygun olarak seçilmiştir. Hocalı Soykırımı hakkında çekilen bazı filmler ve belgesellerde kullanılan müzikler aşağıda verilmiştir.
"Sarı Gelin" - Hocalı Soykırımı belgeseli "Khojaly" filminde kullanılmıştır. Bu Türk halk şarkısı, Azerbaycan kültüründe de önemli bir yere sahiptir.
"Requiem for a City" - Hocalı Soykırımı belgeseli "Endless Corridor" filminde kullanılmıştır. Bu müzik, dünya müziği bestecisi Michael Nyman tarafından bestelenmiştir.
"Azerbaijan" - Hocalı Soykırımı belgeseli "Hocalı: A Chronicle of Sorrow" filminde kullanılmıştır. Bu müzik, Azerbaycanlı besteci Fikret Amirov tarafından bestelenmiştir.
"Ashug Shusha" - Hocalı Soykırımı belgeseli "Screamers" filminde kullanılmıştır. Bu müzik, Azerbaycan müziğinin geleneksel bir tarzı olan "ashug" tarzında bestelenmiştir.
"The Road to Hocalı" - Hocalı Soykırımı belgeseli "Hocalı: The Witnesses" filminde kullanılmıştır. Bu müzik, Azerbaycanlı besteci Franghiz Ali-Zadeh tarafından bestelenmiştir.
Bu, Hocalı Soykırımı belgesellerinde kullanılan müziklerin sadece birkaç örneğidir. Bu belgesellerde, ayrıca Azerbaycan müziğinden geleneksel şarkılar ve etnik enstrümanlar da sıklıkla kullanılmaktadır.
I. Karabağ Savaşı Zaferi, Hocalı Soykırımı ve II. Karabağ Savaşı
Karabağ Savaşı ve Hocalı'daki soykırım birbiriyle bağlantılıdır çünkü Hocalı Soykırımı Karabağ Savaşı sırasında meydana gelen trajik bir olaydır.
Karabağ Savaşı, Ermenistan ile Azerbaycan arasında Azerbaycan'ın bir parçası olan ancak göç politikaları sebebiyle çoğunluğu sonradan sağlayan Ermeni nüfusunun olduğu bir bölgede başlamıştır. Bölgedeki Azerbaycan Türklerinin zorla zaman içerisinde göç ettirilmesi ve Ermenistan’ın bölgeyi işgal etme girişimleri ile çatışma başlamıştır. ( 1988'den 1994'e kadar süren çatışma binlerce insanın hayatını kaybetmesine ve yüzbinlerce insanın yerinden olmasına neden olmuştur)
26 Şubat 1992'de Karabağ Savaşı sırasında Ermeni güçleri o dönemde Azerbaycan'ın kontrolünde olan Azerbaycan'ın Hocalı kasabasına saldırdı. Saldırı, aralarında kadın, çocuk ve yaşlıların da bulunduğu yüzlerce Azerbaycanlı sivilin katledilmesiyle sonuçlandı. Kurbanlar acımasız ve insanlık dışı bir şekilde öldürüldü ve birçoğu da rehin alındı ve işkenceye ve diğer şiddet biçimlerine maruz kaldı.
Karabağ Savaşı'ndaki ile Hocalı Soykırımı arasındaki bağlantı, soykırımdan sorumlu Ermeni güçlerinin büyük ölçüde Karabağ Savaşı'nda savaşan birliklerden oluşmasında yatmaktadır. Ermeni kuvvetlerinin Karabağ Savaşı'ndaki işgali, onlara bir güç ve güven duygusu verdi, bu da onların böylesine iğrenç bir eylemde bulunma isteklerine katkıda bulunmuş olabilir.
Soykırım mı Katliam mı?
Hocalı Soykırımı, yaygın olarak bir soykırım eylemi olarak kabul ediliyor ve Karabağ Savaşı'ndaki insan kaybının acı verici bir hatırlatıcısı olmaya devam ediyor. Azerbaycan halkı üzerinde kalıcı bir etki bırakan trajedi, ülkenin tarihinin ve ulusal kimliğinin önemli bir parçası olmaya devam ediyor.
"Hocalı soykırımı" uluslararası toplum tarafından geniş çapta bir soykırım olarak henüz tanınmamıştır. Bu sebeple Azerbaycan pek çok yerde yaptığı çalışmalarda bu acı hadisenin soykırım olduğunu dile getirmektedir. Bazı ülkelere kabul ettirmiş bulunmakta iken hala daha uluslararası toplum tarafından soykırım olarak tanınmış değildir. Bu durumun başlıca sebebi Hocalı Soykırımını gerçekleştiren Ermenilerin uluslararası alanda lobi faaliyetlerinin çok güçlü olmasıdır. Özellikle Avrupa ülkelerinde Amerika’da ve Rusya’da bulunan Ermeni lobilerinin siyasi ve toplumsal alandaki baskı gruplarının bu konu hakkında oluşturdukları kamuoyu ve siyasi güç önem arz etmektedir. Bu siyasi güç maalesef ülkelerin konuya objektif yaklaşmalarının önüne geçmektedir. Özellikle oy potansiyeli taşıyan ya da ekonomik güç elde etmiş kimi Ermeni lobileri ya da şirketleri bu konularda oldukça hassas davranarak Azerbaycan’a uyguladıkları soykırımı reddetmektedirler.
Sonuç ve Politika Önerileri
Türk dünyasında maalesef pek çok katliam ve soykırım yaşanmış hatta zorunlu göçlerle Türkler pek çok kez vatanlarından koparılmıştır. Bunlardan biri de çalışmanın konusu Hocalı Soykırımı’dır. Bahsedilen soykırım Azerbaycan Türklerinde büyük bir yara bırakmış(,) Hocalı kasabasında yaşayan pek çok Azerbaycan Türkü ise ya hayatını ya da yakınlarını kaybetmişlerdir. Hayatta kalanlar ise bölgeyi işgalci Ermeni güçlerine bırakmak zorunda kalmıştır. 1992 yılında gerçekleşen soykırım Azerbaycan’ın henüz ekonomik siyasi ve askeri olarak kendisini toparlamadığı bir dönemdir. Bu sebeple o günkü şartlar bu soykırımın engellenmesine yetmemiştir. Mustafa Kemal Atatürk bundan neredeyse 90 sene önce bizi uyarmış ve Sovyetler Birliğinin bir gün dağılacağı bizim o gün Türk toplumlarının yaralarını sarmak ve onlara destek olmak için hazır olmamız gerektiğini ifade etmiştir. Ancak Türk toplumları bir bir bağımsızlığını ilan ederken Türkiye maalesef o anda gerekli atılımları gerçekleştiremediği için ortaya acı hadiseler çıkmıştır.
Tarihten ders olarak Türk devletleri ve topluluklarının; katliam, soykırım ve zorunlu göç politikalarına; askeri, siyasi ve ekonomik birliktelikler ve böyle durumlara karşı acil eylem planları oluşturması şarttır. Türk Devletler Teşkilatının kurumsallaşması bu açıdan hayati görünmektedir. Bu vesile ile Hocalı Soykırımının 31. yıldönümünde soykırımda hayatını kaybeden tüm Azerbaycan Türklerini rahmetle anıyorum. Bugün 2022 yılında kazanılmış olan Karabağ Zaferi ile şehitleri onurlandıran Azerbaycan halkını bir kez daha tebrik ediyorum.