Kurumumuz Bünyesinde Stajyer Alınacaktır.

13 Şubat 2023

Staj Başvurusu
Kurumumuz Bünyesinde Grafik Tasarım Uzmanı Alınacaktır!

13 Mart 2023

İş Başvurusu
DUYURULAR
7’nci Brüksel Konferansı’nda Suriye’nin Geleceği

Kaynak: AA, Haziran 2023

"AB Dış İlişkiler Servisinden yapılan yazılı açıklamaya göre, 14 Haziran'da Avrupa Parlamentosu'nda "Diyalog Günü" adı verilen panelde Suriye içinden, bölgeden ve diasporadan sivil toplum önderleri, Suriye halkının karşı karşıya olduğu zorlukları anlatacak.

15 Haziran'da ise bakanlar düzeyinde konferansa geçilecek. AB üyeleri ve Suriye'ye komşu ülkelerle Birleşmiş Milletler ve diğer uluslararası kuruluşların temsilcilerini bir araya gelecek.

İki günlük etkinliğe, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilci Josep Borrell, AB Komisyonunun komşuluk ve genişlemeden sorumlu üyesi Oliver Varhelyi ile kriz yönetiminden sorumlu üyesi Janez Lenarcic başkanlık edecek.

Konferans, AB'nin Suriye halkına olan bağlılığını ve desteğini yinelemeyi, Suriye'de ve komşu ülkelerde yaşayan, Suriyelilerin artan ihtiyaçlarını karşılamak için insani ve mali desteği seferber etmeyi amaçlıyor. Ayrıca Lübnan, Ürdün, Türkiye, Mısır ve Irak gibi yerinden edilmiş insanlara ve mültecilere karşı dayanışma gösteren ülkelere siyasi ve mali destek toplanması hedefleniyor. Geçen seneki konferansta 6,4 milyar avro taahhüt edilmişti. "

TÜRKSAM Haber Analiz

2011 yılında Suriye'de başlayan ve halen devam eden Suriye iç savaşı, zaman içinde giderek karmaşık hal alan ve uluslararası boyuta ulaşan bir sorun haline gelmiştir. Bu süre içerisinde farklı dış aktörler kendi çıkarlarını gözeterek Suriye'deki çatışmalara müdahil olmuş, Suriye’nin iç unsurlarına da etki eden kritik unsurlar haline gelmiştir. Suriye'de yaşanan kriz süreci göç sorunu başta olmak üzere birçok problemi beraberinde getirerek hem sınır ülkelerini hem de Avrupa ülkelerini etkisi altına almıştır. 14-15 Haziran 2023 tarihinde düzenlenecek olan 7’nci Brüksel Konferansı’nda Suriye krizinin yaratmış olduğu sonuçlar merkeze alınarak, Suriye ve Suriyeli göçmenlere ilişkin sorunlar konu alınacaktır.

‘Suriye ve Bölgenin Geleceğinin Desteklenmesi Konferansı’, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Birliği (AB) tarafından düzenlenen uluslararası bir toplantıdır. Bu konferansta; Suriye krizinin sona erdirilmesi, bölgede insan haklarının gerektirdiği koşulların sağlanması, kriz nedeniyle kaybedilen siyasi istikrarın yeniden tesis edilmesi, barışçıl düzenin ve sürecin teşvik edilmesi, sığınmacıların geri dönüşü hususunda güvenliğin sağlanması ve insani yardımlar için finansal iş birliği konularının gündeme alınması hedeflenmektedir.

Konferans, genel itibariyle Suriye’de yaşanan krize paralel olarak bölgede yaşanan problemlerin karmaşıklığını çözüme kavuşturabilme ve Suriye vatandaşlarının uzun süreli beklentilerini incelemek için önemli bir alan olarak değerlendirilebilmektedir. Bölgede bir nevi etkinliği olan AB ülkeleri, Suriye'ye komşu ülkelerle Birleşmiş Milletler ve bazı uluslararası kuruluşların temsilcileri, Suriye krizinin sona erdirilmesi ve bölgesel istikrarın sağlanması için iş birliği yapma ve çözüme yönelik çabaları destekleme konusunda bir araya gelecektir.

Suriye krizi başlangıcından itibaren yoksulluk, açlık ve beraberinde birçok sorunu getirmiştir. İç savaş nedeniyle yıpranan ekonomi, iş olanakları dahil bütün temel hizmetleri sınırlanmış ve Suriye vatandaşlarının birçoğu bu durumdan önemli derecelerde etkilenmiştir. Suriyeliler, ekonomik güvencelerini kaybetmiş, evlerini terk etmek zorunda kalmış ve temel gıdaları bulmakta güçlük çekmiştir. Aynı zamanda Suriye toprakları yaşanan krizden dolayı, çeşitli terör örgütlerine maruz kalmış, istikrarsızlığın ve iç savaşın pençesinde ekonomik sistemle birlikte insani yaşam koşulları çökmüştür.

Mevcut koşullar sebebi ile yaşanan insani drama yönelik uluslararası toplum ve kuruluşlar Suriyeli sığınmacılara ve Suriye sınırları içerisindeki bölgelere çeşitli yardımlar sağlamak amacıyla bir araya gelmişlerdir. Fakat Suriye krizinin yanı sıra Rusya-Ukrayna Savaşı’nın patlak vermesiyle başlayan gıda krizi pek çok ülkeyi etkisi altına almıştır. Bu savaş neticesinde hem gıda hem de enerji fiyatlarının artması küresel ölçekte iktisadi koşulların ağırlaşmasına sebep olmuştur. Ağırlaşan koşullar başta Avrupa olmak üzere tüm dünyayı etkisi altına aldığı gibi Suriye ve komşu ülkelerini de etki altına almıştır.  Bu sebeple Avrupa ülkeleri ve Avrupa Birliği örgütü Suriye’ye yönelik insani yardım yapılması için çeşitli faaliyetler yürütmektedir. Bu destek faaliyetleri hem Suriye’yi hem de Suriye’nin sınır komşularını kapsamaktadır. Bu yardımların yeterlilik derecesi de tartışma konusu olup, Suriyeli mültecilerin gerek kara yolu gerekse de deniz yolu ile Avrupa’ya ulaşma çabası devam etmektedir. AB, Avrupa’ya yönelik düzensiz göçün en aza indirgenmesi sebebiyle destek faaliyetlerine yönelik organizasyonlara önem verdiği görülmektedir.

Mülteci sorunu hem Suriye'ye komşu ve yakın ülkeler hem de Avrupa için maddi koşullar ve güvenlik açısından çeşitli problemler oluşturmaktadır. İnsani durumun gereklilikleri ağır bastığı bu koşullar göz önünde bulundurularak, çeşitli problemler olabildiğince tolere edilmeye çalışılsa da, İtalya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde yabancı karşıtlığı tırmanmaktadır. Bu koşulları organizasyonel bağlamda yönetebilmek için bölgesel istikrarın ve insani yaşam koşullarının tesis edilmesi amacı ile Avrupa Birliği ülkeleri ve Birleşmiş Milletler’in öncülüğünde bir dizi çalışmalar ve konferanslar düzenlenmiştir.

14-15 Haziran’da gerçekleştirilecek olan Suriye'nin geleceğine destek konulu 7'nci Brüksel Konferansı boyunca ,Suriyelilerin artan insani ihtiyaçlarına yönelik yardım edilmesi, bölgede yoğun mülteci alan Lübnan, Ürdün, Türkiye, Mısır ve Irak gibi  ülkelere desteğin yanı sıra muhtelif ihtiyaçlara yönelik mali desteğin sağlanması ve bu vaatlerin uzun süreli uygulanması yönünde çalışılması amacıyla toplanacakları deklare edilmiştir.  Bu organizasyon kapsamında sadece Suriyelilere değil, komşu ülkele de yardımların yapılması amaçlanmaktadır. Fakat bu yardımların miktarı ve sürdürülebilirliği bazı soru işaretlerini barındırmaktadır. Çünkü, Rusya-Ukrayna Savaşı sebebiyle meydana gelen enerji ve gıda krizinin etkisi altına giren AB, milyonlarca Ukraynalı mülteciye ev sahipliği yapmakla birlikte, Ukrayna'ya da Rusya'ya karşı destek vermektedir. Bu koşulların doğurmuş olduğu buhran sebebiyle son dönemde resesyona doğru ilerleyen  AB’nin ekonomik koşulları göz önünde bulundurulduğunda, alınan kararların uygulanabilirliği yönünde takip edilmesi önem taşımaktadır.