Kurumumuz Bünyesinde Stajyer Alınacaktır.

13 Şubat 2023

Staj Başvurusu
Kurumumuz Bünyesinde Grafik Tasarım Uzmanı Alınacaktır!

13 Mart 2023

İş Başvurusu
DUYURULAR
Türkiye’nin Nabzı (Al – Monitor)

Temmuz 2013’te Gezi Protestolarının ilk haftalarında, Başbakan Erdoğan 5 temel Milli İradeye saygı mitingi organize etti. Bunun birini milliyetçi bir grup arkadaşımla izliyordum. Bunların çoğu MHP üyesidir. Çoğu Gezi Protestolarını destekledi. Bir konuşmasında Erdoğan’ı izlerken birden “MHP’li kardeşlerime teşekkür ederim dedi.

Kameralar köşedeki MHP bayraklı 3 kişiye zumladı. Benim Bozkurt, dostlarım Erdoğan’ın ricası üzerine kalabalıkta kameralara MHP bayrağını dalgalandıran kişileri görünce şok oldular. Gelecek birkaç hafta boyunca Erdoğan’ı gezi Protestolarında destekleyen MHP simgelerini, sloganlarını ve bayraklarını görmeye devam ettik. MHP lideri Bahçeli de bazı CHP üyelerinin de yorumladığı gibi o kişilerin AKP tarafından kurgulandığı bir ittifak grubu olduğunu tekrarladı. Erdoğan da Bahçeli’ye “Eğer MHP’lilere kardeşim olarak seslendiysem, Saadet Partililere kardeşim desem bu yanlış mı?” diye cevap verdi.

Ağustos 2013’te ise, El-Monitor için bir yazımda Erdoğan’ın en büyük korkusu düşünceli İslamcılardır dedim. Gündeme gelen telefon kayıtları da benim bu tezimi desteklemektedir. Bu noktada, MHP sağdaki tek alternatif parti ve muhafazakâr kesimlerin geçebileceği tek parti olarak karşımıza çıkmaktadır. Erdoğan’ın tüm açıklamaları kendisinin muhalefeti ve işin tuhafı MHP’nin halka yansıyan sesini susturmaya ne kadar muhtaç olduğunu göstermiştir.

El- Monitor’un Türkiye köşe yazarlarından Kadri Gürsel Erdoğan’ın medyayı Bahçeli’nin parlamentodaki konuşmalarını yazmayı durdurmalarını raporlayan çeşitli olayları toplamıştır. Nisan 2013’te Semih İdiz, Başka bir El-Monitor köşe yazarı, MHP’nin çok daha fazla hükümete muhalif gruplardan destek topladığını açıkça yazmıştır. Gerçeği yansıtmayan anket çalışmalarının aksine MHP’nin oy oranlarını yükseltme olasılığı oldukça yüksektir.

Siyasi analist ve gazeteci Kemal Can ki kendisinin Türkiye’deki Milliyetçi Hareketler konulu  bir kitabı vardır, El-Monitor’a önemli bir noktayı anlattı: “AKP’nin ilk Gezi ile başlayan liberal kayıplarının ardından Gülen Hareketi ile yaşanan sorunlarla mücadelesi sonucunda AKP, sağcı seçmenin MHP’ye geçmemesinden emin olmak zorundadır. Gülen tabanlı bürokratların MHP tabanlılarca değiştirilmesi nedeniyle bu da oldukça zor olacaktır.” Erdoğan gergin bir ipin üstünde yürüyor. Barış sürecinin devamı için milliyetçileri yabancılaştırmayacak şekilde Kürtlere daha fazla taviz vermeden kamuoyunu mutlu etmek zorunda.

MHP hakkında açıklanması gereken bazı hususlar var. Örneğin; bazı yorumcular milliyetçi tabirinden endişeli. Ben “ülkücü” ve “milliyetçi” dediğimde beni doğrulamaya çalışıyorlar. İngilizcede faşist bir fikir yaratmayacak ”ataerkil ve milliyetçi olarak belirtmemin daha doğru olduğunu savunuyorlar. Çoğusu MHP’yi düşündüğünde, onların Bozkurtlardan daha fazla olmadıklarını düşünüyorlar. Bozkurtlar 1980’lerde sola karşı savaşanlardır. Dolayısıyla Bozkurtların iyi bir ünü yok. Fakat El-Monitor’a onlar aynı zamanda PKK ile savaşa tereddütsüz gidenlerdir yorumunda bulundu eski bir komutan:  “MHP’nin Yunanistan’daki Altın Şafak veya Fransa’nın Le Pen’i gibi zenofobik olduğunu düşünüyor musunuz?” ve Alevilerin ki, solcu olarak bilinirler, belirli şehirlerde MHP’li olduklarını ekledi. Sevgili arkadaşımız bir kolunu 1990’larda PKK ile savaşırken kaybetmiş bir gazidir. –PKK’nın Türk hükümetince organize edilmiş bir terörist grup olduğunu düşündüğünü söyledi. -“yabancılardan nefret etmekle kendi milletinizi savunmak arasında fark vardır.” Bu Erdoğan’ın birçok konuşmasında Suriye sınırını korumaya gelince Bozkurtları referans verirken sıklıkla söylediği bu nokta oldukça önemlidir.

Bahçeli’nin dozu aşmayan, düşük tansiyonlu yaklaşımı AKP’nin agresif tutumuna karşı MHP’nin tedirgin gençleri için bir avantajdır. Kürt sorununu çalışan başka bir akademisyen de, Al Monitor’a konuşurken PKK ile barış süreci boyunca tüm gelişmelere rağmen MHP’nin uzun soluklu bir mücadeleye girişmemiş olması dikkat çekicidir. MHP’nin merkezi Türk İslam sentezine bağlı yapısını koruyor olabilir ama imajı, daha çeşitli, katılımcı ve en sağdan orta seçmene doğru bir yönelimdedir.

Mehmet Tolga Akalın, bir şehir konseyinin en geç MHP temsilcisi ve avukat, Bahçeli karşıtı konuşmuştur ve artık partinin mensubu değildir. Fakat biz konuştuğumuzda, kendisinin ülke hakkındaki derin endişelerini ve daha iyi bir ülke için arzusunu görmekten mutluluk duydum. “MHP sadece oylarını arttırmayacak ama AKP’nin tabanından da oy alacaktır” dedi. Erdoğan solu bölünmüş ve kendisine alternatif olarak görmezken, AKP ve MHP’nin ortak muhafazakâr kesime hitap ettiklerini bilmektedir.

Sinan OĞAN, Moskova Üniversitesinden Doktorası olan dobra MHP’li genç parlamenter, MHP’nin gelişen imajı için mükemmel bir örnektir. İşinin ehli, çalışkan ve sosyal medyayı doğru kullanan Oğan, aktif ama oldukça centilmen bir politikacı. Özellikle parlamenterlerin ve bürokratların tehdit ve küfürlerine sıkça rastlanan twitter’da hoş bir aykırı (sıra dışı) olarak karşımıza çıkmakta. Oğan El- Monitor’a önümüzdeki seçimlerde MHP’den beklenmedik sürprizler gelebileceğini çünkü MHP’nin birçok partiden daha önce çalışmalarına başladığını söyledi. Oğan, Erdoğan’ın MHP hakkındaki endişeleri doğrudur, MHP’nin 9 mitinginin de yüksek katılım aldığına işaret etti. Benim de hem fikir olduğum gibi, Oğan “Türk seçmeninin alternatif sağ kanat seçimi yine sağdır” dedi.

MHP’ni sosyal medya kampanyaları, Erdoğan yerin dibine kadar savurgan olan kampanyasına karşı daha bizden olan Bahçeli’dir. #MHPyeOyVerin AKPyeYolVerin hashtagi ile verilen bir yanda Erdoğan’ın diğer yanda da Bahçeli’nin dua ederkenki fotoğraflarında olduğu gibi.

Fotoğrafların da ötesinde, MHP’yi sadece yerel seçimlerde değil genel olarak da güçlendirecek başka unsurlar da var. Birincisi, Gezi’den bu yana AKP büyük bir kayıp yaşadı. Erdoğan’ın dik duruşu ve AKP üyelerinin kızgın söylemleri tekrarı ve ısrarı, işe yaramamaktadır. Gezi protestoları, rüşvet soruşturmaları ve ayyuka çıkmış Gülen savaşının seçimlere etki edeciği beklenmektedir. Tutucu Türklerin ve İslamcıların MHP’ye oy vermemek gibi bir opsiyonları yok. Salafi hareketi Türk politikalarına etki etmiş değil. Dindar Müslümanların çoğu AKP’nin sağladığı zenginliklere karşı şüpheci. AKP aynı zamanda dış politikada da başarısız oldu. Yeni Osmanlıcıların gururu oldukça sarsıldı, Özellikle Suriye konusunda. MHP bunun için de bir alternatif oluyor. Son olarak, AKP’nin tüm çağrılarına rağmen, Gülen hareketi yeni bir parti kuramazken AKP’ye karşı en güçlü potansiyel adayı destekleyecekleri beklenmektedir.

Dahası,  milliyetçi 1970’de kopan Sağ kanadın birçok kararsız seçmeni de MHP’ye kayabilir. Geçen yaz, 18 yaşındaki İstanbullu taksi şoförü “MHP,  şehitleri kelle olarak niteleyen AKP’ye tek cevaptır.” demişti.

Pınar TREMBLAY

Kaynak: http://www.al-monitor.com/pulse/originals/2014/02/erdogan-mhp-election-gray-wolf-turkey.html